Aile kültürümüzün bir parçası olarak, doğal yaşam ve bitkisel ürünlere olan ilgimiz, çocukluk yıllarımızdan itibaren hayatımızın her alanında yer aldı. Annelerimizden, büyükannelerimizden duyduğumuz bitkisel şifa reçeteleri, evlerimizin kokusunu dolduran aromatik yağlar, bize hem doğayla iç içe bir yaşamın güzelliğini hem de bitkilerin gizemli dünyasını öğretti. Bu ilgi, zamanla bir tutkuya, tutku ise bir hayale dönüştü: Doğanın şifasını insanlara sunma hayali.

2007 yılında, bu hayali gerçeğe dönüştürmek için adım attık. Doğal yaşamla alakalı bir ticarete atılmaya karar verdiğimizde, aklımızda sadece bir şey vardı: Sevdiğimiz işi yapmak. Bu nedenle, açtığımız bitkisel ürünler mağazası, sadece bir iş yeri değil, aynı zamanda doğaya olan tutkumuzun bir yansıması oldu. İthal ve yerli birçok ürünü ve bitkiyi mağazamızda satışa sunarak, insanların doğanın şifalı gücüyle tanışmalarını sağladık.

Zamanla, Türkiye’nin dört bir yanını karış karış gezdik. Dağlarından ovalarına, kasabalarından köylerine kadar, bu ülkenin bereketli topraklarını, zengin bitki örtüsünü ve çalışkan çiftçilerini yakından tanıma fırsatı bulduk. Ancak sadece Türkiye ile yetinmedik; yurtdışına da açıldık. Farklı ülkelerdeki bitkisel ürün pazarlarını, geleneksel üretim yöntemlerini ve yerel halkların doğayla kurdukları bağı gözlemledik. Bu deneyimler, bize yepyeni ufuklar açtı ve işimizi bir adım daha ileriye taşımamıza olanak sağladı.

Mağazamızda konsept olarak sadece yağ satışına odaklanma kararı aldık. Bunun üzerine Türkiye’nin farklı bölgelerinde sözleşmeli çiftçilerle çalışarak, yağlarımızı birinci elden temin etmeye başladık. Bu sayede, hem çiftçilerimize destek olduk hem de ürünlerimizin kalitesini en üst seviyede tutmayı başardık. Ancak bazı bitkiler vardı ki, Türkiye’nin iklim şartları nedeniyle burada yetiştirilemiyordu. Bu durumda, bu bitkilerin yağlarını ithal etme yoluna gittik.

Örneğin, Türkiye’de yetişmeyen bazı bitkilerin yağlarını, ithal etmeyi tercih ettiğimiz ürünler arasında yer aldı. Argan yağı buna güzel bir örnek. Fas, dünyanın en büyük Argan yağı üreticisi, ihracatçısı konumunda ve oradan getirdiğimiz, soğuk pres yöntemi ile üretilen Argan yağı, mağazamızın en gözde ürünlerinden biri haline geldi. Bu yağı seçmemizdeki en önemli neden, kalitesinden ödün vermememizdi. Müşterilerimize sunduğumuz her bir yağ, saf ve doğal olmalıydı; herhangi bir seyreltme yapılmamalıydı. Çünkü kaliteli bir aromaterapi ve cilt bakımı için saf yağların kullanılması gerektiğine inanıyoruz. Argan yağı, sadece Fas’ta yetişmekte olup, Fas üzerinden bütün ülkelere dağıtımı yapılmaktadır.

Zamanla ürün yelpazemizi genişlettik ve yalnızca soğuk pres yağlar değil, esansiyel uçucu yağlar da ana ürünlerimiz arasında yer aldı. Doğadan elde ettiğimiz bu saf şifayı, en doğal haliyle insanlara sunmaktan gurur duyuyoruz. Her geçen gün büyüyen firmamız, ilk günkü heyecanını kaybetmeden yoluna devam ediyor. Çünkü biliyoruz ki, doğanın bize sunduğu bu mucizevi hediyeler, ancak doğru ellerde ve doğru yöntemlerle işlenirse, gerçek değerini bulur.

Firmamızın doğuşu, bir tutkunun, bir hayalin gerçeğe dönüşme hikayesidir. Bugün geldiğimiz noktada, Türkiye ve dünya çapında birçok insana ulaşmanın gururunu yaşıyoruz. Geçmişten gelen bilgi birikimimiz ve doğaya olan sevgimiz, bizi her zaman daha iyisini yapmaya teşvik ediyor. Bu hikaye, bir ticaretin ötesinde, doğaya olan saygımızın, insanlara olan sevdamızın ve en önemlisi de saf şifayı sunma arzumuzun bir yansımasıdır. Bu yolculukta, yanımızda olan herkese teşekkür ederiz. Doğadan gelen bu şifayı, nesiller boyu insanlara sunmaya devam edeceğiz.